Hızır nedir, kimdir diye sorana
Hem insan hem resul hem melek deriz
Hangi halde ve nerede diyene
Yerlerde, göklerde, sularda deriz
Ölümsüzlük yükü onun sırtında
Karşılıksız verme marifetinde
Her daim hakkın doğru ipinde
Tuttuğun, çektiğin, bulduğun deriz
Hakka doğru olan canları gözler
Masumlar içinde hak eden seçer
Cemalin gösterip icazet eder
Nasibin, nikmetin, hakkındır deriz
Bil yeryüzü müfettişin Hızır’dır
Hak edene andığında hazırdır
Velayet babındaki baş nazırdır
Gerçektir, İlya’dır, Ali’dir deriz
Adem hata yaptı cennetten düştü
Hızır insanken cennete ulaştı
Vazifesin bilip yer, gök uğraştı
Saklanan, görünen, yaratan deriz.
Qıdır atadır Göktanri dilinde
Mısır’da Hermes İdris namında
Hızır salih kuldur Kuran içinde
Melektir, insandır, bilgedir deriz
Musa Salih kulun emrine girdi
İsa çarmıhında Eli çağırdı
Muhammed’in daim göz ucundaydı
Babadır, derviştir, velidir deriz
Ledün diye körler kitap yazarlar
Alfabeyi bilmez masal sunarlar
Hızır’dan nasibin sorsan susarlar
Verendir, bulandır, görendir deriz
İkrarsız olana Hızır görünmez
İkrarı olmayan ikrar alamaz
Gerçeğe biatın etmeyen onmaz
Taliptir, rehberdir, gerçektir deriz
Masum ol ki Hızır yanında olsun
Çağırdığın anda himmetin versin
Hakkın emri sağlam duranda kalsın
Masumdur, mazlumdur, durudur deriz
Ruha inanmayan Hızır göremez
Görse bile gördüğünü bilemez
Efsane sözlerle menzil alınmaz
Dardadır, yoldadır, haldedir deriz
Erkanlar boşadır Hızır hat(ı)rında
Hatır yok bilinsin onun katında
Zahiri yol süren keyf makamında
Batındır, kayyumdur, alimdir deriz
Ya Hızır diyenler kendin yoklasın
Hak olana tabi gerçek arasın
Bulduğunda Hak ipinden kopmasın
Nefestir, şifadır, nurdandır deriz
Hızır’ı görmeyen kördür bilmeli
Görmeyen Hızır’dan söz dememeli
Görev hatırına yakarmamalı
Duyandır, görendir, gelendir deriz
Her gün gelir Hızır, insan göremez
Çünkü ruhtan kopmuş öze inanmaz
Hak olanı tutan asla yorulmaz
Hazırla, nazırla, keremle deriz
Batına gidene rehberdir Hızır
Adalet içinde noktadır Hızır
Dar gününde daim kurtaran Hızır
Velidir, adildir, fetadır deriz
Türbesi makamdır kullarla yürür
Er olan açıp da nikabın görür
Hızır makamının hikmetin bilir
Sultandır, olandır, kurandır deriz
Hızır bir kapıdır veli yolunda
O kapı açılır farklı donlarda
Hızır’da bağlıdır bir üst makamda
Rahman’dan , Rahim’den, Allah’tan deriz
IŞIK oldum Hızır emrinden paklı
Yaşadığım haller gönlümde saklı
Bilen bilir, bilmeyenler de haklı
Yarendir, yoldaştır, haldeştir deriz