TDK sözlüğe göre mutluluk;
‘’Bütün özlemlere eksiksiz ve sürekli olarak ulaşılmaktan duyulan kıvanç durumu, mut (I), ongunluk, kut, saadet, bahtiyarlık, saadetlilik‘‘
olarak tanımlamış.
Felsefi olarak, parçalara ayırarak ilk analiz eden Aristoteles’tir. O‘na göre mutluluk ´´ruhun erdeme uygun bir tür etkinliğidir.’’
Öyleyse erdemin ödülü ve en iyi amaç olarak mutluluk görünmektedir. Bundan dolayı erdemsiz insan asla mutlu olamayacaktır.
Hepimiz ne yapıyorsak aslında mutluluğumuz için yapıyoruz. Mutluluk da ruhun erdemine bağlı olduğuna göre asıl beslememiz gerek ruhun olgunlaşmasıdır.
Friedrich Nietzche, Aristo’dan (1844 – 1900) yaklaşık 2000 sene sonra mutluluğu daha da formülleştirecek bunun hem maddi hem de manevi olgunlukla tanımlayacaktı.
Dönelim Aristo’ya... Aristo mutluluğun tam tanımını şöyle yapıyor: ‘’O halde gelişigüzel bir süre için değil, yaşam boyu amacını kendinde taşıyan erdeme göre etkinlikte bulunan ve dış iyilere de yeterince sahip olan kişiye mutlu dememize engel olan bir şey var mı?’’
Ülkemizde ‘’erdeme göre etkinlikte bulunan’’ insan sayısını bulmak değil niyetim. Trafiğe çıktığımızda yeşik ışık yerine kırmızı ışıkta geçmekte ısrar eden, dini ve milli gaz ile halka hoş vakit geçirmek isteyen siyasiler, doğayı katleden ve buna göz yuman insan yığınları ele alındığında erdeme göre etkinlikte bulunma amacı taşıyan toplumu tahlil edebiliriz. O toplumun mutlu ve mutsuzluk çözümlemesini tapabiliriz.
Bütün bunlar insansal dediğimiz ruhun erdemidir. Ruhsal olgunluğa erişemeyen, inançsal, düşünsel, duygusal nihayetinde davranışsal kendine egemen olamaz. Kendine egemen olamayan aklını kullanmayan kişidir.
‘’Dış iyilere yeterince sahip olma’’ konusu ise önceki tanımdan bağımsız olarak hayatı anlamlandırma ile daha çok alâkalıdır. Çünkü başımıza bir felaket geldiğinde bundan çok etkileniriz. Mutluluk yolunda yara alırız. Kötü çevre bunun birincil sebebidir. Bu konuyu ileri zamanlarda daha çok açacağız.
Aristo’dan çıkardığımız sonuca göre; Mutlu insan; hep ve herkesten çok erdeme uygun olan şeyleri yapacak ve görecek (erdem ayrıca araştırılmalıdır). Talihin cilvelerine de en iyi ve en uygun şekilde katlanacak, gerçekten iyi, doğru, ahlaklı, adil bir kimse olacak.
(devam edecek)