İzmir'de ev kadını olan Hüsnügül Kızıl ve oğlunun sağlık sorunları nedeniyle çalışamayan Nusret Kızıl'ın (36) Adem (3) ve Navaf Ali'den (5) önce en büyük çocukları olan Umut'un down sendromlu olduğu anlaşıldı. Yaklaşık 3 ay boyunca kuvözde kalan Umut, kalbiyle ilgili sorun yaşamaya başladı. Umut, 6 aylıkken Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde açık kalp ameliyatına alındı. Umut'un ailesi, oğulları 8 yaşına geldiğinde vücudunda meydana gelen morlukları fark edip, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne başvurdu. Burada yapılan tetkiklerde Umut'a lösemi teşhisi konuldu. Yaklaşık 7 ay boyunca kemoterapi tedavisi gören Umut, fiziksel engel olmamasına rağmen yürümeyi bıraktı. Daha sonra Umut'un kalp sorunları yeniden nüksetti ve bir kez daha açık kalp ameliyatı oldu. Şimdi ise kalp piliyle yaşamını sürdüren Umut, tüm bu mücadeleye ve zorlu süreçlere rağmen hayata tutunmayı başararak, lösemiyi yendi.
'KONUŞMAMAYA VE YÜRÜMEMEYE BAŞLADI'
Umut'un doğduğu günden bu yana büyük sağlık sorunlarıyla mücadele ettiğini ve her gün oğlunu kaybetme korkusuyla yaşadığını dile getiren anne Kızıl, şunları söyledi:
"Umut down sendromlu olarak dünyaya geldi. Çok zor bir süreç geçirdik. 3 ay boyunca kuvözde kaldı. Daha sonra kalp sorunları başladı. Umut acilen Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde açık kalp ameliyatına alındı. Henüz 6 aylıkken kalp ameliyatı oldu. 1,5 sene cihaza bağlı yaşadı. 4 yıl kalp sorunlarıyla mücadele etmekle geçti. Çok şükür toparlandı, derken bu sefer lösemiyle karşılaştık. Tam 8 yaşını doldurduktan sonra bu hastalığı öğrendik. Umut çok halsizdi. Vücudunda morluklar oluşmaya başladı. Yapılan testler sonucunda Ege Üniversitesi Hastanesi'nde lösemi teşhisi kondu. 6-7 ay boyunca sıvı olarak kemoterapi aldı. Daha sonra kalp rahatsızlığı yeniden nüksetti. Yaklaşık 2 ay önce yeniden açık kalp ameliyatı oldu. Şimdi kalbinde pil ile yaşıyor. Umut bebekliğinden beri gördüğü ilaçlar ve kemoterapiler yüzünden yürümeyi bıraktı. Doktorlar yürümesi için bir engel olmadığını söylese de o yürümüyor. Down sendromlu çocuklarda bazı davranışlarda takıntı da oluştuğu için yürümediğini düşünüyoruz. Umut önceden 'anne', 'baba', 'amca' diyordu. İlk kemoterapiyi aldıktan susmaya başladı. Umut doğduğu günden beri onu yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Doktorlar 'Bu geceyi bile çıkarmayabilir' dedi ama Umut hayata tutundu. Ben hep bu korkuyla yaşadım."
Umut'un tedavi sürecinin iyiye gittiğini anlatan baba Kızıl ise "Kemoterapi tedavisi tamamlandı. Kontrol altındayız. Tek sıkıntımız yürüyememesi ancak onun dışında her şey yolunda. Tedaviye olumlu yanıt vermesi bizi çok sevindirdi. Hiç umudumuz kalmamıştı. LÖSEV'den çok fazla destek aldık" diye konuştu.
'MUCİZE ÇOCUKLARIMIZDAN BİRİ'
Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) Halkla İlişkiler Koordinatör Yardımcısı Gamze Berçin Edirne de "LÖSEV olarak 25 yıldır löseminin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu savunuyoruz. Önemli olan tedavi ve hijyen koşullarına dikkat etmek. Umut da takip ettiğimiz, destek olduğumuz mucize çocuklarımızdan birisi. Umut'un hikayesi umut dolu. Pek çok süreçle mücadele edip bu süreci atlattı. İnşallah bundan sonrasında da hayatına en iyi şekilde devam edecek" dedi.
Yorum Yazın