Kemah ilçesine 4 kilometre uzaklıktaki Kömür köyü sınırları içerisinde, yıllarca Tuz İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından işletildikten sonra özelleştirilen tuz ocağından elde edilen tuz ile Doğu Anadolu Bölgesi'nin ihtiyacının büyük bir bölümü karşılanıyor. Osmanlı döneminde Ermeniler tarafından işletilen ocakta, 100 metre derinlikteki tünelden gelen tuzlu su, sayıları 200'ü bulan göletlerde bekletiliyor. Suyun buharlaştırılması ile elde edilen tuzlar işçiler tarafından toplanıp paketlenerek satışa hazır hale getiriliyor. Evliya Çelebi'nin de Seyahatname’sinde bahsettiği tuz ocağının geçmişi yaklaşık 450 yıl öncesine dayanıyor. Lezzetinin yanı sıra gıdaların raf ömrünün uzatılmasını sağlayan Kemah tuzu, yörede peynirciler, yaylacılar ve salamuracılar tarafından tercih ediliyor.
Yaklaşık 60 bin metrekare arazi üzerine kurulu tuz ocağında hava sıcaklığının mevsim normalleri üzerinde seyretmesi nedeniyle üretim de artı. İşçilerin sıcak altında zahmetli uğraşları sonucu üretilen Kemah tuzu, başta çevre iller olmak üzere Türkiye’nin dört bir tarafında gönderiliyor. Tesiste ayrıca dünyada bir ilk olan piramit şeklinde tuz seraları da bulunuyor.
Kemah tuzunun kaynak tuzu sınıfına girdiğini söyleyen İşletme sahibi Metin Tanrıkulu, "Kar ve yağmur suları, Kemah kaynak tuzlasında dağın içindeki kaya tuzu tabaklarını eriterek pınar halinde yüzeye çıkar. Biz bunu büyük havuzlarda bir ay kadar dinlendiririz. 18 bome olan gözemizi 24 bomeye kadar çıkartırız. Tuzlu suyun en yoğun hali 24 bome. 24 bomeden sonra kristalize başlar. Suyu kristalize havuzlarına alırız. Hazirandan ekime kadar bu 3- 4 aylık sürede suyun buharlaşması ile tuz oluşur. 3- 4 günde bir çekimlerimizi yaparız göllerden eksilen suyunu ilave ederiz. Kemah tuzu bölgemizde özelikle tulum peynirinin vazgeçilmez unsurudur. Erzincan ve çevre illerinde yemekte, salamurasında, turşusunda, peynirinde başka bir tuz kullanmaz. Çünkü binlerce senedir oluşan bir damak tadı, tuzumuz ile yapılan turşular özellikle 1-2 sene turşular yenir. Normalde bir tuz 5 ay korur turşuyu, daha sonra çürür. Ağır metal içermemesinden dolayı mahsulü korur ve lezzet verir. Bölgemizde Kemah ilçemizde istihdama bir katkımız oluyor. Yöremizden 25- 30 kişi çalıştırırız. Sıcakta çalışmak tabii ki zor ama her külfetin bir nimeti olduğu gibi bu da nimet olarak dönüyor. Ne kadar hava sıcak olursa, buharlaşma hızı arttığından dolayı bize de üretim artışı olarak yansıyor" diye konuştu.
Yorum Yazın