Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve TÜSİAD’ın ‘Anadolu Buluşmaları’nın üçüncü etkinliği, Kayseri’de düzenlendi. Etkinliğe TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, ORFİSED Yönetim Kurulu Başkanı Soner Türküm ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Programda konuşan TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Sönmez, "Küresel ekonomi, beklenenden daha keskin ve tabana yayılmış bir yavaşlama yaşıyor. 2021’de yüzde 6 olan küresel büyümenin, bu yıl yüzde 3,2’ye, 2023'te de yüzde 2,7'ye yavaşlayacağı tahmin ediliyor. 2001’den bu yana görülen en zayıf büyüme tablosu ile karşı karşıyayız. Yüksek enflasyon tehdidi, son 15-20 yılda görülenden daha yüksek; yaşam maliyeti krizi, sıkılaşan mali koşullar, gelir dağılımı dengesizlikleri ve savaşlar yani katı olan her şeyin bulanıklaştığı çok katmanlı bir kriz ikliminin içindeyiz. Bu iklimin coğrafi olduğu kadar insani, ekonomik ve jeopolitik bileşenleri de bulunuyor. Dünyayı 2 yıldır yıpratan pandemi, enerjiden gıdaya, ham maddeden tedarik zincirine pek çok alanda art arda arz şoklarını beraberinde getirdi. Pandeminin etkilerinin hafiflediği günümüzde bu şoklar, ne yazık ki yaşanmaya devam ediyor" diye konuştu.
'HAYAL ETTİĞİMİZ TÜRKİYE, ÜÇ SÜTUN ÜZERİNDE YÜKSELİYOR'
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan ise "Siyasi partiler, iş dünyası örgütleri, sendikalar, gençler gibi farklı kesimlerle buluşmalar gerçekleştirdik. Ülkemizin ve vatandaşlarımızın geleceğini inşa etme vizyonumuzun altındaki temel motivasyon; herkes için refah, herkes için gelişme ve herkes için kalkınmadır. Hayal ettiğimiz Türkiye, üç sütun üzerinde yükseliyor. Birinci sütun; beşeri sermayemiz ve geleceğimiz olan insanımızın yetkinliklerinin geliştirilmesi. İkinci sütun; bilim, teknoloji ve inovasyonun hayatımızın her noktasına sirayet etmesi. Üçüncü sütunsa ekonomiden hukuka ve demokrasiye kadar tüm alanlarda güvenilir, adil, kapsayıcı kurumlar ve kuralların hayata geçirilmesidir. Artık günümüzde büyüyen refahın kaynağı, bu üç sütunun kurumsallaşmasında yatmaktadır. Bu nedenle refah seviyemizi yükseltmenin yolu maddi olmayan bu üç alana yatırım yapmaktan geçiyor" dedi.
'ÇALIŞANLAR KENDİ NİTELİKLERİNE UYGUN İŞ BULAMIYORLAR'
Bugünün ekonomisinin bilgiye dayalı ve yüksek katma değerli üretim üzerine kurulu olduğuna değinen Turan, "Yetkin, iyi yetişmiş, insan kaynağı olmadan hayalimizdeki Türkiye’nin de olmayacağını bilmemiz gerekiyor. İş insanları olarak bizler bir araya geldiğimizde kurdaki dalgalanmalar, yüksek enflasyon ve finansmana erişim sıkıntısı gibi konjonktüre ait gündem maddelerinin yanı sıra en çok konuştuğumuz konulardan biri de iyi yetişmiş insan kaynağının eksikliği. Öte yandan çalışanlar da kendi niteliklerine uygun iş bulamıyorlar. Genel işsizlik oranı yüzde 10, genç işsizlik oranı ise yüzde 20. Hem eğitim hem de istihdam politikamızı bu potansiyeli doğru harekete geçirebilmek yönünden ele almalıyız. Pırıl pırıl gençlerimizi kaybetmemek için onlara fırsat eşitliği sunan, kendilerini özgürce geliştirip ifade edebilecekleri, yaşamak isteyecekleri bir ülke iklimi sunmalıyız" diye konuştu.
'MÜLTECİ ANLAŞMASININ SÜRMESİ SAKINCALI HALE GELDİ'
Mülteci konusuna da değinen Turan, "Türkiye’yi jeopolitik yönden bir tampon bölgeye çeviren, pek çok ilimizde demografik dengeleri de bozan mülteci anlaşmasının sürmesi giderek daha sakıncalı hale geldi. Alışveriş ilişkisi modelinin artık sona ermesi ve Türkiye ile Avrupa Birliği arasında entegrasyonu hedefleyen, değer ve kural temelli ilişkinin yeniden canlandırılması gerektiğine inanıyoruz. Bugünün dünyasında demokrasileri zorlayan yapısal sorunların çözümünün; güvenilir ve iyi tasarlanmış kurum ve kurallardan geçtiğine, bu çözüme de küresel uzlaşıyla varılabileceğine inanıyoruz. Bu nedenle ülkemizde olduğu kadar dünyada da liberal demokrasilerin ve hukukun üstünlüğü anlayışının güncel sorunlara tatminkar çözümler üretebilmesini önemsiyoruz" dedi.
'KRİZLERE DAYANIKLI ÜLKEYİZ'
Cumhuriyetin kuruluşunun 100'üncü yılına yaklaşıldığını kaydeden Turan, "Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına yaklaşırken Anadolu’nun çok kültürlü yapısı, dinamik ve girişimci ruhu, Ata'mızın açtığı yolu ve gösterdiği hedefleri kılavuz edinerek büyük bir atılım yapmaya hazır durumdadır. Yeter ki hayallerimizden vazgeçmeyelim; potansiyelimizden şüphe etmeyelim. Zorluklarla baş etme konusunda deneyimli, krizlere dayanıklı, adaptasyon kabiliyeti yüksek, dinamik bir ülkeyiz. Ülkemizin geleceğine güvenelim. Güveni, kurumlara ve kurallara dayalı olarak inşa ederek günümüz dünyasının türlü belirsizliklerinde yolumuzu kaybetmeden ilerleyebiliriz. Gençlerimizin önüne umutlu bir gelecek koymak hepimizin sorumluluğu" diye konuştu.
Yorum Yazın