TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Alt Komisyonu, AK Parti'li Çiğdem Erdoğan Atabek Başkanlığında toplandı. Komisyon, kadın istihdamının artırılması, kadın girişimciliğinin, kooperatifçiliğinin güçlendirilmesi ve desteklenmesi kapsamında mevcut sorunların tespiti ve çözüm önerilerinin belirlenmesi alanında bilgilenebilmek, genel çerçeveyi görebilmek, bu suretle daha sağlıklı ilerleyebilmek adına bilgilendirme toplantılarına devam ediyor.
Komisyon bu toplantısında; Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRKİŞ), Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAKİŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Memur Sendikaları Konfederasyonu (MEMURSEN), Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (KAMUSEN), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) temsilcilerini dinledi.
HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, yine HAK-İŞ Konfederasyonu Tüzüğü'nde kadın konusunda maddeleri olduğunu belirterek, "Sahada kadın ve erkek üyelerimize eğitimler veriyoruz. Önceliğimiz kadınların örgütlenmesi, haklarının geliştirilmesi, bu konuda onlara eğitim vermekti ama geldiğimiz noktada hem kadın üye sayımız arttı hem de erkeklere kadın konusunda eğitim vermemiz, farkındalık oluşturmamız gerekliliğini hissettik. Kadınlardan çok erkekler eğitime gelmek istiyor. Kadın konusunda yine Sendika Kadın Kaptanları Projesi gerçekleştirdik. 'Sendikalı kadın takım kaptanı’ kimliğini alan erkek üyelerimiz oldu" dedi.
'ŞİDDET TÜRLERİNİ HÜKÜM OLARAK KOYDUK'
Çalışma hayatında şiddet konusunda da çalışma yaptıklarını anlatan Zengin, "İş yerlerinde şiddetin tanımını toplu iş sözleşmesine ekledik. İş yerinde şiddet dediğimiz zaman daha çok 'mobbing' anlıyoruz" diye konuştu. Çalışma hayatında şiddetin farklı yansıdığını kaydeden Zengin, "Ekonomik şiddet, fiziksel şiddet, taciz, mobbing, ısrarlı takip gibi bütün şiddet türlerini toplu iş sözleşmelerine hüküm olarak koyduk" açıklamasında bulundu. Zengin, şiddet konusunu sadece iş yerinde değil, toplumda şiddet, iş ekseninde şiddet ve aile içinde şiddete de baktıklarını söyledi. Zengin şöyle devam etti:
"Bizim HAK-İŞ olarak sorumluluğumuz, toplumun tüm kesimlerine destek vermek bu konuda, iş barışının ve yaşam barışının sağlanması olarak bakıyoruz. Eğer yaşamında şiddet olma ihtimali varsa, hayati tehlikesi varsa kişinin, bu kişi eğer iş yerinden ayrılmak istiyorsa bunu belgelemek kaydıyla, kıdem tazminatının tam olarak ödenmesi veya o süre geçene kadar ücretsiz izin hakkı tanınmasını, eğer işten ayrılmak istiyorsa yine ihbar tazminatı talep edilmesi gibi hükümler koyduk."
'BABALIK İZNİ 40 GÜN OLSUN'
Zengin, ebeveyn izinlerinden de bahsederek; ebeveyn izinlerinin hem anneye hem babaya, iki bireye de verilmesini, babalık izninin 40 güne çıkarılmasını istediklerini söyleyerek, "Doğum borçlanması, erkeklerde askerlik borçlanması yapılırken askerden önce işe girip girmemesine bakılmıyor, işe askerlikten sonrada girmiş olsa askerlik borçlanması yapabiliyor ama kadınlarda doğum borçlanması yapabilmesi için işe girdikten sonraki yapmış olduğu doğumların borçlanmasını yapabiliyor. Annelik hakkının, eşit olarak borçlanmanın doğum sonrası başlamış kişiler için de verilmesini talep ediyoruz" dedi.
'TÜRKİYE GERİ BİR NOKTADA'
Disk Araştırma Daire Müdürü Özgün Millioğulları Kaya, Türkiye'de kadın istihdamı konusuna değinerek, "Türkiye gerçekten, OECD ve Avrupa Birliği ülkeleri açısından çok geri bir noktada. Bugün 29 milyon toplam istihdam içerisinde işçiler açısından baktığımızda, bunun sadece 9,5 milyonu kadın. Yüzde 31'i kadın, yüzde 68'i hatta 69'u erkek" dedi.
Kamu-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Leyla Polat da, kadınların daha çok kayıt dışı sektörlerde geçici kısmi zamanlı, sosyal güvenceden yoksun, düşük ücretli işlerde çalışmak zorunda kaldığını belirtti.
Yorum Yazın