Bakırköy 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya emekli Danıştay hâkiminin aynı zamanda avukat olan kızları şikayetçi D.Y. ve S.Y. ile taraf avukatları katıldı. Sanık ise duruşmaya katılmadı.
"ANNEM HER GÖRDÜĞÜ KİŞİYİ SANIK UĞUR SANIYORDU"
Şikayetçi S.Y., sanık Uğur A. ile babasının bir arkadaşı vasıtasıyla tanıştığını, sanığın kadınların çikolata kistine iyi gelen bir macun yaptığını ve ortak aradığını duyması üzerine anne ve babasının yatırımcı olduklarını anlattı. Anne ve babasının sanığa ofis tuttuğunu belirten S.Y., " Anne ve babam kendisine ofis tuttuktan sonra bütün malzeme ve ofis için gerekli ödemeleri ve harcamaları yaptılar. Daha sonra bu kişi bizim ailemizdeki dini hassasiyetimizi fark ederek ailemizin içine sızdı. Bizimle sürekli dini konuşmalar yapıyordu. Bu sebeple annem ve babam da kendisinden çok etkileniyordu. Öyle ki bir süre sonra kendisine Uğur Bey diye değil 'Seyit' diye sesleniyorlardı. Daha sonra annem yaşadığı şeyin ne olduğunu bilmediğim bir şekilde rahatsızlandı. Her gördüğü kişiyi sanık Uğur sanıyordu. Kendi kendine konuşuyordu. Aklını kaybetmiş gibiydi, yemeden içmeden kesilmişti, uyuyamıyordu. Sanık ise annemin bu durumuna karşı 'Anneniz çok güzel bir sürece girdi, çok iyi mertebelere yükseldi. Benim danışmanlığımda çok iyi olacak' diyordu. Bir süre sonra annem intihara kalkıştı" dedi.
"BİZ FAKİRLEŞİRKEN O ZENGİNLEŞİNCE DURUMU ANLAMIŞ OLDUK"
Sanığın ailelerine koruyucu olarak geldiğini söylediğini bu şekilde babasını etkisi altına aldığını anlatan S.Y., " Zaten sürekli babamın etrafındaydı. Babamın üzerinde inanılmaz bir güven oluşturdu. Biz de babamın aldığı kararları sorgulamazdık. Ancak çok iyi kazandığımız dönemde biz bir anda kazanamamaya başlayıp sanığın mal varlığını ve bindiği lüks araçları, zenginleştiğini görünce biz de sorgulamaya başladık. Daha sonra biz sanığın hesaplarına sürekli bir para akışı olduğunu fark ettik. Biz fakirleşirken o zenginleşince durumu anlamış olduk. Sonra sanık hesabına gelen paraları anneme musallat olmuş cinlerden kurtulmak için harcandığını, bize de musallat olmaması için kurbanlar kesip hayır işlerine yatırdığını bunun için de çok ciddi paralar harcadığını söyledi. Bu gerekçeyle üstüne bir de babama kredi çektirdi. Bizim aç kaldığımız zamanlar oldu. Sanık bizden aldığı paralarla lüks araçlarla geziyor, benim babamsa hasta haliyle metrobüslerde sürünüyor" diye konuştu.
"SEYİDİM’ DİYE HİTAP EDİYORLARDI"
Müşteki S.Y., "Biz anne ve babamıza 'Bu insana nasıl bu kadar güveniyorsunuz?' diye sorduk. Bize balkonda otururken sanık, babama 'Aya bakar mısın?' diyor. Babam aya baktığında Hz. Ali’nin siluetini görüyor daha sonra bu siluet babama doğru yaklaşıyor. Bunu anneme de yapıyor ve annem aklını kaybediyor. Annemin beyin kimyası değişmiş. Buna benzer şeyler yaparak Uğur Bey'den ‘Seyidim’ diye hitap etmelerine kadar gitti bu. Sanık dini yönünün yanında kendisinin derin devlet olduğunu, babamı mesleğini icra ettiği dönemde sürekli doğru yoldan çıkarmak için sınadıklarını ama babamın hiçbir zaman doğru yoldan ayrılmadığını söylüyordu. Bir kısım insanlara kendisinin şifacı, bir kısım insanlara da avukat ve doktor olduğunu söylüyordu. Sanık bunların yanı sıra kardeşime sorduğu gibi bana da cinsel sorular soruyordu. Ben iş için Denizli’ye gittiğimde oda zorla peşimden geldi. Bana 'Biraz iç rahatla, gel sana içki ısmarlayayım. Benim sana ne kadar düşkün olduğumu biliyorsun değil mi?' şeklinde konuşuyordu. Biz o gün kendisiyle odada köşe kapmaca oynadık resmen. Daha sonra ellerimi tuttu, bana sarılmaya çalıştı. Biz de bunun üzerine tartıştık. Kendisinden şikayetçiyim" dedi.
"5 YILDIR BİZİM HAYATIMIZI MAHVETTİ"
Müşteki D.Y. duruşmadaki ifadesinde yaşadıklarını anlatarak, "Bugün sabah uyandığımızdan beri mide bulantımız var. 2017 yılından beri bizim her sabahımız böyle geçiyor. Bu basit bir dolandırıcılık değil. Bu adam 5 yıldır bizim hayatımızı mahvetti" dedi. Mahkeme heyeti sanık ile müşteki S.Y. arasında para alışverişleri için hesap ekstrelerinin incelenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'nın düzenlediği iddianamede şüphelinin kendisini alternatif tıp uzmanı olarak tanıttığı, kadın hastalıklarına iyi gelen bir macunun formülünü bildiğinden bahsederek işlerini büyütmek adına emekli danıştay hakimi müşteki S.Y.'nin kendisi için yatırımcı olmasını istediği belirtildi. İddianamede şüpheli Uğur A.'nın müşteki S.Y.'yi Alevilik inancının kutsal simgeleri üzerinden sürekli etki altına aldığını ve kendisini 'Seyyid' olarak tanıttığı da anlatıldı. Dolandırıcılık suçunda olduğu gibi yine dini duyguları kullanarak eski hâkimin avukat olan 2 kızı S.Y. ve D.Y.'ye cinsel istismarda bulunulduğu da belirtildi. Savcı, düzenlediği iddianamede şüphelinin müşteki S.Y.'ye karşı bir kez D.Y.'ye karşı zincirleme olarak 'Sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı' ve tüm müştekilere karşı zincirleme olarak 'Dini inanç ve duygularının istismarı' suçlarından 15 yıl 9 aydan 66 yıl 3 aya kadar hapsini istiyor.
Yorum Yazın