Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tek parti devrinden 28 Şubat'a kadar her dönemde milletimizle hesaplaşmak isteyenlerin ilk göz diktikleri yerlerden biri Kur'an öğreten müesseseler olmuştur. Kur'an kurslarının kapatılmasından, mushafların imhasına, camilerini kapısına kilit vurulmasından ezanın dilinin değiştirilmesine kadar ne yapıldığıysa milletimizin kalbindeki iman ve onun timsali olan Kur'an muhabbeti silinemedi. Bu sancılı dönemin son emarelerinden olan Ayasofya-i Kebir Camii'ni de aslına rücu ettirerek, hamd olsun milletimiz üzerinde oynanan kirli oyunu tümüyle bozduk. Hatta bununla kalmadık, caminin müzeye çevrilmesinin ardından yıktırılan avludaki Fatih yadigârı medreseyi de aslına uygun şekilde yeniden ihya ederek Vakıf Üniversitemizin hizmetine verdik. Rabbimden ülkemizi ve milletimiz her türlü medeniyet, tarih, kültür düşmanlığından hoyratlığından muhafaza eylemesini diliyorum" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir süredir kimi Avrupa ülkelerinde İslam ve Müslüman düşmanlığı yaparak Kur'an-ı Kerim yakarak kendilerine siyasi rant sağlamaya çalışanlar olduğunu görüyoruz. Aslında bu husumet sahiplerinin sergiledikleri vandallık, cehaletlerinin işaretidir. Kur'an-ı Kerim'i tercümesiyle dahi bir kez okuyan hiç kimsenin bu mübarek Mushaf'a husumet beslemesi mümkün değildir. Tabii her şey gibi Kur'an'la tanışmak ve Kur'an-ı Kerim'in nurlu iklimine dahil olmak, onun çağlar ötesi mesajlarına nüfuz edebilmek de bir nasip meseledir. Hamd olsun ülkemizde kuran eğitimine her yerde erişmek mümkündür. İmam hatip okullarımızla, diğer okullarımızdaki kuran derslerimizle camilerimizde açılan kurslarımızla çocukluktan erişkinliğe kadar her yaş grubunda dileyen herkese Kur'an-ı Kerim'i öğretecek alt yapıya sahibiz. Çok kısa süre önce kuruluşunu gerçekleştirdiğimiz Diyanet Akademimizle önemli bir eksikliği daha gidererek tüm bu süreci bir adım öteye taşıyor çok daha nitelikli hale getiriyoruz" şeklinde konuştu.
Yorum Yazın