© 2 Yaka Haber

Uzmanlar Haber7'ye değerlendirdi: TSK Filistin'e gidebilir mi?

İşgalci İsrail yönetimi günlerdir Gazzeyi bombalıyor. Yaşanan zulme karşı Müslüman ülkelerin adım atması bekleniyor. Uzmanlar TSK seçeneğini Haber7ye anlattı.

Haber7 - Gamze Türk

İşgalci İsrail yönetimi günlerdir Filistin’e saldırmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Mescid-i Aksa'ya saldıran İsrail polisi, Aksa'da iftar eden ve ibadet yapan Müslümanları hedef almıştı. Gazze’ye de saldırılar başlatan İsrail yönetimi yüzlerce Müslümana vahşice müdahalelerde bulunmaya devam ediyor. 

Tüm bu yaşananlara en net tepkiyi veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Erdoğan, görüşmede, İsrail’in Kudüs, Gazze, Mescid-i Aksa ve Filistinlilere yönelik pervasız saldırıları karşısında Türkiye olarak tepkilerini en sert şekilde ortaya koyduklarını belirterek, uluslararası camianın da İsrail’e güçlü ve caydırıcı bir ders vermesi gerektiğini, bu amaçla her seviyede girişimlerini sürdürdüklerini ifade etti. 

Gelişmeler üzerine uluslararası camiadan tek bir ses bile çıkmazken Filistin’deki Müslümanların hakkını ilk savunan ve en net şekilde tepki veren Türkiye oldu. Bu durum da akıllara ‘Türk askeri Filistin’e gider mi?’ ve ‘Gidebilir mi?’ sorularını getirdi. Uzmanlar bu sorunun cevabını Haber7.com’a değerlendirdi. 

"MÜSLÜMAN ÜLKELER ASKER GÖNDEREBİLECEKLERİNİ SÖYLEYEBİLİR"

Emekli Tümamiral Cihat Yaycı

Orada Dünya güvenliği açısından çok tehlikeli bir durum oluşmuş durumda. Filistinlilere karşı zalim saldırılar yapılıyor. İnsanlık onurunu incitici bir durum. Elbette Filistinlileri bu mağdur durumdan kurtarmak için elimizden geleni yapmalıyız. Canları, malları, her şeyleri tehlikede. İsrail-Filistin meselesinin çözümü için denenmesinde fayda gördüğüm bazı girişimler var. Bunları şöyle sıralayabiliriz: 

1) BM nezdinde girişimlerde bulunularak bölgeye BM Barış Gücü’nün gelmesi istenebilir. Kıbrıs’a BM Gücü gönderen BM’nin, İsrail ve Filistin arasına göndermemesini anlamak mümkün değildir. Üstelik Filistin, BM’de gözlemci üye iken... Ama ortada ABD’nin tartışmasız İsrail’den yana tutumu ve veto hakkı vardır. Rusya’nın da İsrail ile sıkı ilişkileri olduğunu da hatırlamakta fayda vardır. Ayrıca Çin’in İsrail limanlarına yatırım yaptığını da unutmamak gerekir. 

2) Müslüman ülkeler toplanıp ortak bir kınama metni yayınlayarak gerekirse bölgeye Müslümanların hakkını korumak için asker gönderebileceklerini söyleyebilirler. 

3) Müslüman ülkeler İsrail ile diplomatik ilişkilerinin seviyesini düşürebilirler. 

4) Sorunun çözümü için Filistin’deki siyasi ve askeri guruplar tek çatı altında toplanmalı ve bu gruplar Müslüman devletler tarafından maddi ve manevi olarak daha fazla desteklenmelidir. 

5) İsrail’in yapılmasına engel olduğu Filistin genel seçimlerinin yapılmasına izin verilmesi için lobi faaliyeti yapılmalıdır. 

6) Filistin Hükümeti, davasında haklı olduğunu bütün dünyaya duyurabilmek için daha çok çalışmalıdır. 

7) Filistin Hükümeti Türkiye’den resmi olarak arabulucu olmasını talep edebilir. Böylece Türkiye’nin eli güçlenecektir. Esasen Filistin ve İsrail arasında güvenilir arabulucu rolünü üstlenebilecek tek devlet Türkiye’dir. Bu bakımdan tüm İslam Dünyası ve Filistin’e destek olan devletler, Türkiye’nin arabulucuğunu önermeli, istemeli ve desteklemelidir. 

Esas sorun İslam Dünyası ve Filistinlilerin birlik ve bütünlük içerisinde olmaması, bugüne kadar birlik halinde tepki vermemesidir. Bugün gelinen noktada durum bambaşka bir boyuta evrilmiş; Suudi Arabistan, BAE, Fas, Bahreyn, Mısır vb. Arap devletleri İsrail ile stratejik seviyeye varan işbirliği anlaşmaları imzalamışlardır. Dünkü olaylara da maalesef ilk ve en net tepkiyi Türkiye vermiştir.  

İslam Dünyası’nın parçalı olduğu, İsrail ile ilişki geliştirdikleri, BM Güvenlik Konseyi üyelerinin İsrail ile sıkı ilişkide oldukları bir konjonktürde, Filistin sorununun kolay kolay çözülemeyeceği maalesef bir gerçektir. Türkiye de bu gerçeklik çerçevesinde Filistin halkının gördüğü zulmü duyurmak ve önlemek için uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli girişimlerde bulunmalı ama elbette önce kendi halkının uzun vadeli menfaatlerini gözetmelidir. BM onay vermeden Türkiye’nin asker göndermesi mümkün değil uluslararası hukuka da uygun değil.  Yoksa Türkiye’nin bir başka ülkenin topraklarına asker göndermesi savaş açmak demektir. 

"İSRAİL KABUL ETMEYECEĞİ İÇİN ASKER GÖNDERME SÖZ KONUSU DEĞİL" Diriliş Postası Gazetesi Yazarı İsmail Yaşa

BM Güvenlik Konseyi’nin ve uluslararası toplumun tavrına baktığımız zaman Filistin’e asker gönderme konusu neredeyse imkansız gözüküyor. Mevcut şartlarda Türk askerinin Filistin’e gitme durumu yok. Bu bir söylem olarak dile getiriliyor ama ben İsrail’in oraya asker kabul edeceğini sanmıyorum. İsrail kabul etmediği müddetçe de BM’den bir karar çıkmaz, ABD veto eder. BM’den karar çıkmadan kendi güvenliği söz konusu değilken Türkiye’nin asker göndermesi mümkün değildir. Filistin’in resmi statüsü yok, İsrail Türk askerini kabul etmeyeceği için ikili anlaşma ile asker gönderme durumu da söz konusu değil. Barış gücü yerleştirmek isteseniz sınıra yerleştirirsiniz, İsrail’in sınırı da belli değil. İsrail’in barış gücünü kabul edeceğini sanmıyorum. Barış gücü gitse bile çatışmaları durdurmada Bosna’da gördüğümüz gibi çok etkili olmayacağını düşünüyorum. 

"PROJE BÜTÜN MÜSLÜMANLARIN ÜMİDİ VE HAYALİ" Gazeteci Yazar Bercan Tutar

Türk askeri Filistin’e elbette gitmeli ama bunun uluslararası şartları var. Cumhurbaşkanımızın, Rusya Devlet Başkanı Putin’e, Filistin’e bir koruma gücü gönderilmesini teklif ettiğini de öğrendik. Türkiye’nin BM’ye yönelik çağrıları daha önceden de zaten vardı. İzin verilirse bunu Türkiye tek başına da yapabilir ama uluslararası bir topluluk tarafından yapılması daha mantıklı. Rusya’nın Türkiye ile yürüttüğü bir Ortadoğu projesi var. Rusya’nın destek vereceğini düşünüyorum. Çünkü Rusya istikrar ister. Türkiye’nin yaptığı basınçla bu projenin gerçekleşmesi bütün Müslümanların ümidi ve hayali. İnşallah gerçekleşir. 

KAYNAK : Haber7

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER