Türkiye’nin mısır rekoltesinin yüzde 40’ı, Konya Ovası’ndan

'Türkiye'nin tahıl ambarı' olarak bilinen, 2 milyon 200 bin hektarlık ekim alanına sahip Konya Ovası’nda verimli geçen hububat sezonunda 2,5 milyon ton buğday üretildi. Uzun yıllar ortalamasının da üzerinde alınan yağışlarla 1 milyon 700 bin dekarın üzerindeki alanda danelik mısır hasadı da başladı. Konya Ovası çiftçisinin birim alan karlılığı nedeniyle mısır üretimine ağırlık verdiğini belirten Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, "Konya Ovası son 10 yıldır danelik mısır ekim alanında giderek artan bir trend içerisinde. Bu yıl da rekor seviyeye ulaştı. Bu yıl Konya Ovası’nda 1 milyon 700 bin dekarın üzerinde danelik mısır ekim alanı var. Bu rakam da Türkiye ekim alanının neredeyse yüzde 30’unu teşekkül ettiriyor. Konya Ovası, artık ciddi bir danelik mısır ekim alanı haline geldi, diyebiliriz. Mevcut su kaynaklarımız sınırlı fakat bölgenin tamamında damlama sulama kullanılıyor ama burada mısırın ekim alanının artışının en büyük nedeni birim alan karlılığının diğer ürünlere göre çok daha iyi olması çiftçiyi mısıra yöneltti. Önümüzdeki yıllarda diğer ürünlerin karlılığının artmasıyla beraber mısır ekim alanından bir kayma söz konusu olabilir" diye konuştu.

Konya Havzası’nın bu yıl 3 milyon tonun üzerinde danelik mısır üreteceğini söyleyen Soylu, arazi verilerini şöyle açıkladı:

"Bölgemizde iklim şartlarına göre bu günlerde mısır hasadı başladı. Henüz yüzde 1-2'lik bir oranda ama 15 ekimden sonra hasadın ciddi oranda artacağını söyleyebiliriz. Tane nemleri yüzde 20 ile 30 arasında değişiyor. Konya özelinde baktığımız zaman sadece 2,5 milyon ton, çevre illerle beraber 3 milyon tonu da geçecektir. Türkiye mısır rekoltesinin yüzde 40’ını bu bölgeden karşılayacak, diyebiliriz."

Ovadaki damlama sulama ve gübrelemeyle elde edilen verimin, dünya ortalamasının da üzerine çıktığını belirten Soylu, "Türkiye’de en yüksek verimler tanelik mısırda Konya Ovası’nda elde ediliyor. Bunun en önemli sebebi damlama sulama ve damlama sulamayla beraber bitki beslemenin de fertigasyon dediğimiz entegre bir şekilde yapılmasından kaynaklanıyor. Ortalama verimlerimiz dekara 1500 kilogram ama 2 bin kilogramın üzerinde verim alan çiftçilerimiz de var. Bu dünya ortalamalarının üzerinde, Türkiye ortalamasının da çok çok üzerinde bir rakam. Bu da tabi ki birim alanından yüksek karlılığı getiriyor. Her ne kadar su kaynaklarımız sınırlı olsa da çiftçi daha fazla kar ettiği için ister istemez mısıra yönelme oluyor" dedi.

Your browser does not support the video tag.