© 2 Yaka Haber

Heybeliada sakinleri yangına ilişkin konuştu

Heybeliadada dün çıkan orman yangının ardından yüzlerce ağaç küle döndü. Yangın ilk anlarından itibaren söndürme çalışmalarına ellerindeki pet şişelerle destek veren Ada sakinleri ise bugün gün boyu yangın bölgesine geldi. Ada sakinlerinden Aşkın Eren,

Heybeliada'da dün çıkan orman yangının ardından yüzlerce ağaç küle döndü. Yangın ilk anlarından itibaren söndürme çalışmalarına ellerindeki pet şişelerle destek veren Ada sakinleri ise bugün gün boyu yangın bölgesine geldi. Ada sakinlerinden Aşkın Eren, "İstanbul'dan özellikle hafta sonu gelen günü birlikçiler ormanda ateş, mangal yakıyorlar. Biz bisikletlerimizle gezip uyarmaya çalışıyoruz, ancak çok da etkili olamıyoruz" dedi.

Heybeliada'nın Eski Değirmenyeri bölgesinde dün öğle saatlerinde çıkan yangının etkileri bugün de devam etti. Ekipler gün boyu yangın bölgesinden ayrılmadı, gerekli gördükleri riskli bölgelerde ise soğutma çalışmalarını sürdürdü. Yangını söndürmede etkili rol oynayan Ada sakinleri de gün boyunca yangın bölgesine gelerek çalışmaları izledi.


"YANGIN ÇOK KISA SÜREDE HER TARAFI SARDI"

Ada sakinlerinde Süheyla Gül, "Geçen sene de maalesef korkunç bir yangın yaşamıştık, bu sene de aynısını yaşadık. Yani biz yetmişli yıllardan beri burada yaşıyoruz ve çok üzgünüz. Müdahale etmeye çalıştık Ada halkı olarak ama yine de yüzlerce ağacımızı kaybettik. Yangın çok kısa sürede her tarafı sardı, biz geldiğimizde başlamıştı zaten. Çok üzücü, maalesef her sene aynı şeyi yaşıyoruz" diye konuştu.


"GÜNÜ BİRLİKÇİLER ORMANDA ATEŞ, MANGAL YAKIYORLAR"

Aşkın Eren ise, "35 senedir Ada yerlisiyim. Dün saat 12.30-13.00 sıralarında, Ada'nın ön tarafında bizim evimizin hemen bir sokak üstünde yangın başladı. Biz sirenleri duyunca koşup müdahale etmek istedik. Ada halkı geldi, hep birlikte pet şişelerle söndürmeye çalıştık ama çok güçlü poyraz vardı. Poyraz alevleri Ada'nın tepesine doğru getirmeye başladı. Yangın başladıktan 1.5 saat sonra 2 tane helikopter destek verdi. Bir saat sonra da uçak geldi. Bunlar çam ağaçları, çıra gibi ağaçlar zaten yanmaya, tutuşmaya meyilliler. Bir de yerlerde maki olunca tabi ki, çok kuvvetlendi alevler. Biz olabildiğince içine girmeye çalıştık ama sadece 5 litrelik sularla bu kadar yapabildik. Birçok yer yandı özellikle Heybeliada'da ne var bilmiyorum ama iki senedir yakılıyor. Geçen sene temmuzda yandı yine üzgünüz tabi. Valiliğin ormanlara girme yasağı vardı aslında o bizi çok mutlu etmişti. Çünkü İstanbul'dan özellikle hafta sonu gelen günübirlikçiler ormanda ateş ve mangal yakıyorlar. Biz bisikletlerimizle gezip uyarmaya çalışıyoruz ancak bu konuda polis daha etkili oluyor. Fakat Valilik bu yasağı kaldırdıktan sonra su tankerleri de Ada'dan ayrıldıktan bir gün sonra bu yangın meydana geldi" diye konuştu.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER